Alına yağ enjeksiyonu, tıbbi olarak yağ dokusu transfer operasyonları halk arasında ise yağ dolgusu olarak adlandırılmakta olan bu işlemler, yüzün hacim kayıplarını giderme amaçlı olarak gerçekleştirilmekte olan cerrahi işlemler olarak söylenebilmektedir. Yaşlanma dönemler içerisinde yüzümüz oldukça fazla hacim kaybetmektedir. Ankara içerisinde alına yağ dolgusu işlemlerinde, dolgu olarak kullanmakta olan parçalar, bireyin kendi vücudu içerisinde alınmaktadır. Alına yapılan dolgu işlemlerinde, birçok bölgeye de uygulanmasında herhangi bir sakınca bulunmamaktadır. Alın ortasında çöküklük ya da diğer tüm estetik kusurlar, kendi yağınız ile sorunsuz bir şekilde düzeltilebilmektedir.
Alına Yağ Enjeksiyonu Kimlere Uygulanır?
Alına yapılmakta olan yağ enjeksiyonu işlemleri, 30 yaşından sonra tüm bireylerin bu işlemleri gerçekleştirmesinde herhangi bir sakınca bulunmamaktadır. Yüz yaşlılık dönemleri içerisinde iyi bir şekilde gözlemlenmeli ve hacmin kritik düzeyde azalmasından sonrasında yağ enjeksiyonu tedavilerinden faydalanılmalıdır. Örnek olarak 30 yaşında başlayarak birkaç senede bir yapılacak seanslar ile, ihtiyaç duyulan bölgelerde çok daha genç bir görünüm elde edilmesi hedeflenebilir.
Eğer kişi, yaşlanma sürecinde ise, alına yap enjeksiyonları için çok daha fazla hacim gerekebilmektedir. Bu durumlarda ise yüz gençleştirme ameliyatlarının bir parçası olarak tek parça şeklinde alın bölgesinde yağ transfer işlemleri gerekebilmektedir.
Bu işlemlere en uygun adaylar ise, sabırlı ve de gerçekçi kişiler olması gerekir. Aksi takdirde işlemlerin sonrasında oluşabilecek şişlikler, sizler için çeşitli endişeler yaratabilir.
Alına Yağ Enjeksiyonu Kalıcı Mıdır?
Alına uygulanmakta olan yağ enjeksiyonu işlemlerinin kalıcılık durumu birçok kişi tarafından merak edilmektedir. Alına uygulanan yap enjeksiyon operasyonlarının hem kalıcı hem de değil olarak nitelendirilebilmektedir. Bunu da şöyle açıklayabiliriz; uygulamaların her seansı içerisinde transfer edilmekte olan yağların belli bir oranı yaşarken, diğer bölümü ise ölmektedir. İşlemler bir hücre transferi olmasından ötürü, hücrelerin vücuttan alınması ile enjekte işlemlerinde hasar ve hücre ölümü gibi durumlar yaşanmaktadır. Transfer işlemleri sonrasında kalanların bir bölümü yuvalarda bağlanan kılcal damarlar bulamaması durumunda yine ölebilir. Yani ortalama 10 birim yap dokusundan ortalama olarak 2 birim kadar bir miktar hayatta kalarak kalıcı olabilmektedir.